Saat hiç ödün vermez.
Günü kullanın.
Bir yılın değerini, anlamak mı istiyorsunuz? Sınıfta kalmış bir öğrenciye sorun.
Bir ayın kıymetini, erken doğum yapan bir prematüre bebek annesinden öğrenin.
Bir haftanın önemini, size en iyi bir haftalık derginin genel yayın müdürü anlatır.
Bir günün değerini, anlamak istiyorsanız, çoluğu çocuğu açlıktan kıvranan bir ücretliye sorun.
Bir saatin kıymetini, ölçmek istiyorsanız, buluşmayı bekleyen iki aşığa danışın.
Bir dakikanın önemini, o dakika yüzünden treni kaçırandan daha fazla kim bilebilir?
Bir saniyenin değerini, an farkıyla bir kazadan kurtulana sorun..
Bir saniyenin binde birini, -Kim için mi çok önemlidir- Olimpiyat Oyunları’ndan gümüş madalyayla dönen atlete sorun bakalım..
Sahip olduğunuz her anı değerlendirin. Eğer o anı özel biriyle paylaşıyorsanız ya da o, zamanınızı paylaşacak kadar özelse, daha fazla değerlendirin.
Ve hiç aklınızdan çıkarmayın..
Zaman beklemez kimseyi.
Dün gömüldü tarihe.
Yarın?.. Bilemezsin ki!..
Bu gün "armağan" bize!... Hepimize...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder